باب
صفة غسل
الجنابة
9 CÜNÜPLÜKTEN GUSLETME
ŞEKLİ
35 - (316) حدثنا
يحيى بن يحيى
التميمي.
حدثنا أبو
معاوية عن
هشام بن عروة،
عن أبيه، عن
عائشة؛ قالت:
كان
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم، إذا
اغتسل من الجنابة،
يبدأ فيغسل
يديه. ثم يفرغ
بيمينه على
شماله. فيغسل
فرجه. ثم
يتوضأ وضوئه
للصلاة. ثم
يأخذ الماء.
فيدخل أصابعه
في أصول
الشعر. حتى
إذا رأى أن قد
استبرأ، حفن
على رأسه ثلاث
حفنات. ثم
أفاض على سائر
جسده. ثم غسل
رجليه.
[:-716-:] Bize Yahya b. Yahya et-Temîmi rivayet etti. (Dediki): Bize
Ebu Muaviye, Hişam b. Urveden, o da babasından, o da Âişe'den naklen rivayet
etti. Aişe şöyle demiş:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) cünüplükten dolayı guslettiği zaman ilk olarak ellerini
yıkamakla başlar sonra sağ eliyle soluna su döker, fercini yıkar sonra namaz
abdesti gibi abdest alır sonra suyu alıp parmaklarını saçının diplerine
sokardı. Artık saçının tamamını ıslattığı kanaatine varırsa üç avuç su alıp
başına döker, sonra, vücudunun diğer kısımlarına su döker, sonra da ayaklarını
yıkardı.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
(316) وحدثناه
قتيبة بن سعيد
وزهير بن حرب
قالا: حدثنا
جرير. ح
وحدثنا علي بن
حجر. حدثنا
علي بن مسهر. ح
وحدثنا أبو
كريب. حدثنا
ابن نمير.
كلهم عن هشام،
في هذا
الإسناد. وليس
في حديثهم غسل
الرجلين.
[:-717-:] Bize Kuteybe b. Said ve Zuheyr b. Harb da tahdis edip
dediler ki: Bize Cerir tahdis etti (H). Bize Ali b. Hucr de tahdis etti. Bize
Ali b. Mushir tahdis etti (H). Bize Ebu Kureyb de tahdis etti. Bize İbn Numeyr
tahdis etti. Hepsi Hişam'dan bu isnadta (hadisi rivayet ettiler) (4/17a) ama
onların hadisi rivayetlerinde ayakların yıkanması sözkonusu edilmemiştir.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
36 - (316) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا وكيع.
حدثنا هشام عن
أبيه، عن
عائشة؛ أن النبي
صلى الله عليه
وسلم اغتسل من
الجنابة. فبدأ
فغسل كفيه
ثلاثا. ثم ذكر
نحو حديث أبي
معاوية. ولم
يذكر غسل
الرجلين.
[:-718-:] Bize Ebu Bekr b. Ebi Şeybe de rivayet etti. (Dediki): Bize
Veki' rivayet ettit (Dediki): Bize Hişam, babasından, o da Âişe'den naklen
rivayet etti ki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) «cünüblükten yıkanmış ve
evvela üç defa ellerini yıkamış...» Bundan sonra ravi hadîsi Ebu Muaviyeninki
gibi rivayet etmiş. Fakat (o da) ayakların yıkanacağını zikretmemiştir.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
(316) وحدثناه
عمرو الناقد.
حدثنا معاوية
بن عمرو. حدثنا
زائدة عن هشام.
قال: أخبرني
عروة عن
عائشة؛ أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
كان، إذا اغتسل
من الجنابة،
بدأ فغسل يديه
قبل أن يدخل
يده في
الإناء. ثم
توضأ مثل
وضوئه للصلاة.
[:-719-:] Bize bu hadisi Amru'n-Nakid dahî rivayet etti. (Dediki):
Bize Muaviyetü'bnü Amr rivayet etti. (Dediki): Bize Zaide Hişam'dan rivayet
etti. Demişki: Bana Urve, Âişe'den naklen rivayet
ettiki:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) cünüplükten yıkandığı zaman, işe elini kaba daldırmadan önce
ellerini yıkamakla başlardı, sonra da namaz için abdest aldığı gibi, abdest
alırdı.
Yalnız Müs\im rivayet
etmiştir
NEVEVİ ŞERHİ AŞAĞIDA
DAVUDOĞLU AÇIKLAMA: Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) in evvela ellerini yıkaması ya temizlik; yahut uykudan
uyandıktan sonra elleri yıkamanın meşru olduğunu göstermek içindir. «Namaz
abdesti gibi abdest alırdı» cümlesiyle lugaten abdest denilebilen el yıkamadan
ihtiraz olunmuştur.
Bu
babta Nevevî şunları söylemiştir: «Ulemamız diyor ki cünüblükten temizlenmenin
kemali şöyle olur. Yıkanan kimse ellerini kaba daldırmazdan önce onları üç defa
yıkayarak taharet mahallerini ve bedeninin sair yerlerini pislikten
temizledikten sonra tamamiyle namaz abdesti gibi abdest alır. Sonra
parmaklarının hepsini suya daldırarak bir avuç su alır. Onunla başının ve
sakalının saçlarını hilallar ve başına üç avuç su atar. Bedeninin koltuk altı,
kulak ve göbek gibi çukur yerlerine, ayak parmaklarına dikkat eder. Bunların
her yerine suyu ulaştırır. Sonra başına üç avuç su döker sonra da vücudunun
sair yerlerine üçer defa su dökünür; ve her defasında elinin erebildiği yerleri
ovalar. Eğer nehirde veya gölde yıkanıyorsa üç defa suya dalar ve suyu
vücudunun her yerine, sık veya seyrek bütün saçlarının dışına ve içine ta saç
bittiği yerlere kadar ulaştırır. Müstehab olan sağ taraflardan ve bedeninin üst
kısımlarından başlamaktır. Kıbleye karşı durmalı ve gusul sona erdikten sonra
şehadet getirmelidir. Gusle başlarken niyet etmeli ve niyet gusul bitinceye
kadar devam etmelidir. İşte guslün kemali budur: Bütün bu vazifelerin içinde
farz olanı suyun ilk cüz'ü vücuda temas ettiği anda niyet etmek ve suyu bütün
bedenine, saçlarına ta'mim etmektir. Bedenin necasetten temiz olması guslün şartıdır.
Bundan geriye kalanlar sünnettir. İbrik gibi bir kabla yıkanan kimsenin şu
inceliğe dikkati gerekir. İstinca edecek istinca yerini su ile temizledkten
sonra o yeri birde cünüblükten temizlemek niyetiyle yıkamalıdır. Çünkü onu o
anda yıkamazsa sonra unutabilir. Ve yeri yıkamadığından dolayı da guslü sahih
olmaz...»
Nevevî
şafiîlere göre bu izahatı verdikten sonra: «Bizim mezhebimiz ve bir çok
imamların mezhebi budur. Yıkanırken veya abdest alırken ovunmanın farz olduğuna
İmam Malik ile Müzenî'den başka kail olan yoktur. Diğer ulemaya göre ovunmak
sünnettir; onu terkedenin abdesti de, guslü de sahihtir. Cünüblükten
yıkanılacağı zaman abdest almak yalnız Davud-u Zahirîye göre farzdır. Sair
ulema onun sünnet oldugunu söylemişler. Bir kimse abdest almadan bütün vücuduna
su dökünse guslü sahihtir; onunla namaz kılması ve diğer ibadetleri yapması
caiz olur. Lakin efdal olan yukarıda zikrettiğimiz gibi guslün ya başında ya
sonunda abdest alarak onun faziletini kazanmaktır. Guslün başında abdest alan
sonunda almaz. Bir gusülde iki defa abdest almanın müstahab olmadığında bütün
ulema müttefiktir." diyor.
Hanefîlere
göre gerek abdest de gerekse gusül de niyet farz değil sünnettir.
NEVEVİ ŞERHİ (716-719): Aişe (r.anha)'nın Buhari
ve Müslim'in sahihlerinde yer alan rivayetlerinde geçen "Resulul\ah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzerine su dökmeden önce namaz abdesti gibi
abdest aldı" hadisinin zahirinden anlaşıldığına göre Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayakları da yıkayarak abdesti tamamlıyordu.
Meymune (r.anha)' nın naklettiği rivayetlerin birçoğunda ise "abdest aldı
sonra üzerine su döktÜ sonra bir kenara çekilerek e..yaklarını yıkadı"
denilmektedir. (Bk. 720 numaralı hadis)
Onun
rivayet ettiği hadisin Buhari tarafından nakledilen rivayetinde:
"Ayakları(nı
yıkama)nın dışında namaz abdesti gibi abdest aldı sonra üzerine su döktü sonra
bir başka tarafa çekilip ayaklarını yıkadı" denilmektedir. Bu da ayakların
sonradan yıkandığını açıkça ifade eder.
Şafii
(r.a.)'ın iki görüşü vardır. Bunların daha sahih, daha meşhur ve tercih
edilenlerine göre abdestini ayaklarını yıkayarak tamamlar. İkincisine göre ise
ayakları yıkamayı sonraya bırakır.
Zayıf
görüşe göre Aişe (radıyallShu anha)'nın naklettiği rivayetler tevil edilir.
Meymune' den gelen rivayetlerin çoğunluğu da namaz abdestinden kastın da onun
çoğunluğu olduğu şeklinde yorumlanır. Bu da Meymune'nin, Buhari' deki rivayette
açıkladığı gibi ayakları yıkamanın dışında kalan abdesttir. Bu rivayet
sarihtir, öbür rivayet ise tevil ihtimali bulunan bir rivayettir. Böylelikle
belirttiğimiz şekilde iki rivayet bir arada tevil edilir.
(İmam
Şafil'nin) meşhur ve sahih olan görüşüne göre ise hem Aişe' den, hem Meymune'
den gelen ve namaz abdestinin önce alındığını belirten meşhur ve niüstefız
(yaygın) rivayetlerin zahirı ile amel olunur. (3/229) Çünkü bunların zahirinden
anlaşılan abdestin kemalidir. Çoğunlukla görülen ve onun (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bilinen adeti bu idi, fakat cünüplük için değil de, çamuru gidermek
maksadıyla guslü bitirdikten sonra bir daha ayaklarını yıkardı. Bu durumda
ayakları iki defa yıkanmış olurdu. Daha mükemmel ve daha faziletli olan budur
ve Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu devam etlirirdi.
Buhari'nin
Meymune'den naklettiği rivayete gelince, bu caiz oluşu açıklamak için bir ya da
birkaç kere olmuş bir iştir. Bu da onun abdest azalarını üçer defa ve birer
defa yıkadığının sabit oluşuna benzer. Üçer defa yıkaması -daha faziletli
olduğundan ötürü- çoğunlukla yaptığı bir işti. Birer defa yıkaması ise caizliği
açıklamak üzere bazı zamanlarda nadiren yaptığı bir işti. Bunun benzerleri de
pek çoktur. Allah en iyi bilendir.
Bu
şekilde alınan abdestin niyetine gelince, bununla küçük hadesi kaldırmayı niyet
eder. Ancak abdestli ve cünüp olması hali müstesnadır. O takdirde bu abdesti
alırken guslün sünneti olarak niyet eder. Allah en iyi bilendir.
"Parmaklarını
saçlarının dibine sokardı." Bunu yapmasının sebebi saçlarını yumuşatmak,
ıslatmak ve böylelikle üzerinden suyun geçmesini kolaylaştırmak idi.
"Saçını
tamamen ıslatlığını görünce ... " İstebrae: Tamamen ıslattı, saçının her
tarafını ıslattı, demektir.
Hafene:
Avuçladı, iki eliyle birlikte suyu aldı, demektir.